Dışarıdan bakıldığında berbat görünüyoruz
Merrill Lynch tarafından bugün yayınlanan bir raporda şirketin analistlerinin Türkiye’de gerçekleştirdikleri ziyarete ve bu ziyaret sonucunda yapılan değerlendirmelere yer verildi.
Merrill Lynch, Türkiye’de artan siyasi risklere dikkat çekerek, yükselen enflasyonla birleşen risklerin YTL'yi kırılgan bir hale getirdiğini ifade etti.
Merrill Lynch'in açıklamasında şöyle denildi:
YÜKSEK BÜYÜME, YÜKSEK ENFLASYON, POLİTİK BELİRSİZLİK
"Türkiye’ye 21-23 Mayıs tarihlerinde bir ziyaret gerçekleştirdik ve politika belirleyicilerle, hükümet dışı organizasyonlarla, politik analistlerle, yerel ekonomistlerle ve özel sektör temsilcileri ile görüştük.
Bu görüşmeler sonunda makroekonomik görünüm kötüleşmeye devam edeceği 2002 ila 2007 yılları arasında görülen düşük enflasyon, yüksek büyüme ve siyasi istikrar surecinin yerini işsizlikte artış, enflasyonda yükseliş ve siyasi istikrarsızlığın artmakta olduğu bir sürecin aldığı görüldü.
Siyasi alanda belirsizlikler iki temel faktörden kaynaklanıyor. İlk olarak Ak Parti'nin kapatılması ve bazı siyasilere yasak gelmesi konusu ve ikinci olarak üniversitelerde başörtüsünün serbest bırakılıp bırakılmayacağı yönündeki mahkeme kararına yönelik beklentiler.
Ak Parti’nin kapatılacağına ve Başbakan Erdoğan’a siyasi yasak geleceğine inananların sayısı bir hayli fazla. Türkiye’de Anayasa Mahkemesi daha önce de benzer yönde kararlar aldı ve yine alabilir. Bu gelişme reform ajandasını geriye atacak bir sonuç doğurabilir.
Kapatma kararı alınması halinde bu durumda yerel ve genel seçimlerin erkene alınması söz konusu olacaktır. Erken seçim kararı da pek çok reformun ertelenmesi anlamına gelecektir.
Türkiye’de AKP'nin kapatılacağı konusunda genel bir konsonsu olduğunu söyleyebiliriz. Ancak önemli olan bundan sonra yaşanacaklar olacaktır.
Türkiye’nin dış borçlanma kağıtlarına ilişkin "piyasanın altında getiri" yönündeki değerlendirmemiz bu gezimizde de onaylandı.
Dış ödemeler dengesinin kırılgan yapısı ve son gelişmeler Türkiye’de borçlanma kağıtlarında yüksek volatilitenin devam edeceğine işaret ediyor. Önümüzdeki bir kaç ay için Türkiye'nin dış borçlanma kağıtlarında performans altı bir seyir izlenebilir.
Buna bağlı olarak YTL'nin de kırılgan yapısını koruduğu söylenebilir."
DOLAR BİRAZ DAHA DÜŞER
|
|
Turkland Bank (T -Bank) Genel Müdürü Dinçer Alpman, Doların Düşüşüne Devam Edeceğini Söyledi.
|
Turkland Bank (T-Bank) Genel Müdürü Dinçer Alpman, doların düşüşüne devam edeceğini söyledi.
Alpman, bankanın 17'nci şubesinin açılışı için geldiği Adana'da, HiltonSA Otelinde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'de kredi kartı konusunun popülist bir hale geldiğini, kart faizleriyle ilgili, bankacılar dışındaki kesimlerden verilen demeçlerin çoğunun popülist olduğunu öne sürdü.
Dünyada, kredi kartı faizlerinin, mevduat faizlerine oranının 4-5 kat olduğunu belirten Alpman, “Türkiye'de de mevduata yüzde 15 faiz alıyorsanız, kredi kartına yüzde 60 ödersiniz. Çünkü kredi kartı kullanımının arkasında önemli bir teknolojik yatırım var ve bankalar buna para harcıyor” dedi. Bankaların, yüzde 5 kredi kartı faizine karşılık, yüzde 1,4 oranlarında tüketici kredisi verdiğini söyleyen Alpman, şöyle devam etti:
“Uzun vadeli kredi kullanacak tüketici, tüketici kredisine yönelmeli. Ama Türkiye'de bilinçsizlik ya da kolaya kaçma yüzünden, ihtiyaçlar için kredi kartı kullanılıyor. Sonra yüzde 5-5,5 faiz ödeyince iş sarpa sarıyor. Türkiye'de durum böyleyken, 30 milyon kişinin kullandığı kredi kartının faiziyle ilgili bir avantaj sağlarsanız, bundan popülist bir yaklaşım söz konusudur. Kredi kartı faizinin mevduat faizinin iki katını aşmaması gibi bir düzenleme durumunda, taksitli ve promosyonlu özellikleri ortadan kalkar. Bu da tüketimi azaltır. Çünkü kredi kartı, sağladığı avantajlar sayesinde, ek satış yaptırıyor. O olmayınca tüketici kendini kısacak. 25 YTL'lik terliği o an cebinizde para yoksa almazsınız ama 2,5 YTL taksitle ihtiyacınız yoksa bile 'rengi güzel' diyerek alırsınız.”
DOLARDA DÜŞÜŞ DEVAM EDER
Türkiye'nin zor bir yıl geçirdiğini ve belki de Cumhuriyet tarihinde ilk kez yurt dışından kriz ithal eder hale geldiğini ifade eden Alpman, dövizde yaşanan yükselme ve düşüşlerin de dış kaynaklı olduğunu söyledi. Gelişmekte olan ülkelerin merkez bankaları faiz artırınca, Türkiye Merkez Bankası üzerine de son 2 ayda bu konuda baskı yapıldığını ifade eden Alpman, şöyle devam etti:
“Çünkü Türkiye zaten en yüksek reel faizi veriyor. Yabancı yatırımcı 'bundan biraz daha faydalanalım' düşüncesiyle bu baskıya destek oldu. Merkez Bankası 'faizi artırırım, artırmam' derken, dolar biraz yükseldi. Ardından Merkez Bankası faiz yükseltme sinyali verince tüm yabancılar 1,30-1,35 YTL seviyesinden dolar sattı ve YTL'ye geçti. Çünkü yüzde 18'lerde olan bono faizi, yüzde 20'lere, hatta 21'lere çıktı. Bu da yabancıya yüzde 17 ile 22 arasında ek bir faiz kazanma fırsatı yarattı. Bu 6 puan fark, aslında dünyada birçok ülke tarafından ödenmiyor. Biz bir kalemde yüzde 17'lerden 21'lere çıktık. Mevcut durumda, dolar biraz daha düşer.”
Alpman, bankanın Arap ortaklarıyla bir süre önce çıktığı Orta Doğu turunda, petrol fiyatı 96 dolar seviyesindeyken, kendisine Haziran sonu, Temmuz başı gibi 150 dolara çıkacağının söylendiğini ifade ederek, “Başta buna inanmadım. Çünkü zaten 40 dolarlardan 96 dolara çıkmıştı. Ama şimdi 200 dolara çıkacağı konuşuluyor, muhtemelen çıkacak” dedi.
30.05.2008 12:45 [13
DÖRT AYDA 22.5 MİLYAR DOLAR DIŞ TİCARET AÇIĞI VERİLDİ(1)
|
|
Nisan Ayında İhracat Geçen Yılın Aynı Ayına Göre Yüzde 37 Artışla 11 Milyar 375 Milyon, İthalat Yüzde 38.3 Artışla 17 Milyar 869 Milyon Dolar, Dış Ticaret Açığı Yüzde 40.8 Artarak 6 Milyon 494 Milyon Dolar Oldu.
|
-Nisan ayında ihracat geçen yılın aynı ayına göre yüzde 37 artışla 11 milyar 375 milyon, ithalat yüzde 38.3 artışla 17 milyar 869 milyon dolar, dış ticaret açığı yüzde 40.8 artarak 6 milyon 494 milyon dolar oldu.
-Ocak-Nisan döneminde, geçen yılın aynı dönemine göre ihracat yüzde 41.4 artarak 44 milyar 524 milyon, ithalat yüzde 39.3 artışla 67 milyar 22 milyon dolara yükseldi. Dış ticaret açığı yüzde 35.2 oranında büyüyerek 22 milyar 499 milyon dolara çıktı.
|
PETROLDE İYİ HABER
|
|
Uluslararası Piyasalarda Geçtiğimiz Hafta 135 Doların Üzerine Çıkan Petrol Fiyatları, ABD Doları'nın Değer Kazanması Üzerine 126 Doların Altına Geriledi.
|
Uluslararası piyasalarda geçtiğimiz hafta 135 doların üzerine çıkan petrol fiyatları, ABD Doları'nın değer kazanması üzerine 126 doların altına geriledi.
Dün 4,41 dolar azalan ABD ham petrolünün varil fiyatı bugün de 86 sent gerileyerek 125,76 dolara düştü. Londra Brent tipi petrolün varil fiyatı da 69 sent düşüşle 126,20 dolar oldu.
ABD ekonomisinin ilk çeyrekte daha önceki tahminlerden daha fazla büyüdüğünün belirlenmesinden sonra ABD Doları'nın değer kazanmasıyla birlikte yatırımcılar ABD'de hisse senedi piyasasına dönmeye başladılar.
ABD Doları ayrıca, ABD ekonomisinin ilk çeyrek büyüme rakamlarının revize edilmesinin ardından yen karşısında son 3 aydır en yüksek seviyesine çıktı.
ABD Enerji Enformasyon İdaresi'nin (EIA) dün, ham petrol stoklarının 23 Mayıs itibariyle biten haftada 8,8 milyon varil azalarak 311,6 milyon varile gerilediğini açıklamasından sonra petrol fiyatları 131 doları geçmişti.
30.05.2008 12:01 [1377557]
|
77661]
|
UEFA'YA 1.2 MİLYAR EURO AKACAK
|
|
Önümüzdeki Hafta Başlayacak Euro 2008, Dünya Genelinde Milyonlarca Kişiyi Ekran Başına Kilitleyecek.
|
Önümüzdeki hafta başlayacak Euro 2008, dünya genelinde milyonlarca kişiyi ekran başına kilitleyecek.
Her maçını 150 milyon kişinin canlı olarak izlemesi beklenen Euro 2008, yaklaşık 200 ülkeye ulaşacak. Dünya çapında tanınan firmaların katkılarıyla UEFA’nın gelirleri de bu yıl yüzde 45 artacak. En son Portekiz’de düzenlenen Euro 2004’te kasasına 852 milyon Euro koyan UEFA, bu yılki organizasyondan 1 milyar 250 milyon Euro gelir elde etmeyi planlıyor. Euro 2008 sponsorları ve yayın hakları UEFA’nın gelirlerinin büyük kısmını oluşturuyor. Bunun yanı sıra saha içi reklamlar, taraftar ürünleri ve maç biletleri de UEFA’nın Euro 2008’den 1 milyar 250 milyon gelir elde etmesini sağlayacak.
600 milyon Euro harcanacak
UEFA bu gelirlerinin önemli bir kısmını Euro 2008 boyunca harcayacak. Stadyum kiraları, güvenlik personeli, Euro 2008 tanıtımları ve takımlara dağıtılan ödül paraları 600 milyon Euro’yu bulacak. Euro 2008’den elde edilen gelirlerin geri kalanı ise 4 yıl boyunca yani bir sonraki Avrupa Şampiyonası maçlarına kadar UEFA’ya üye 53 ülkenin federasyonlarına, UEFA’nın kendi harcamalarına, eğitim çalışmalarına ve futbolun gelişiminde kullanılacak.
Gelirler yüzde 45 artacak
Gelirlerini her turnuvada artıran UEFA, 2004 yılına göre bu yıl yüzde 45 daha fazla gelir sağlayacak. En son Portekiz’de düzenlenen ve Yunanistan’ın şampiyonluğuyla sonuçlanan Euro 2004’te 852 milyon Euro gelir elde eden UEFA bu yıl 1 milyar 250 milyon Euro gelir sağlamayı planlıyor. UEFA 16 yıl önce düzenlenen turnuvada 41 milyon Euro, Euro 1996’da 147 milyon Euro, 2000 yılındaki turnuvada ise 230 milyon Euro kazanmıştı.
10 adet sponsoru bulunuyor
Yaklaşık 200 ülkeye ulaşacak olan Euro 2008 maçları için dünya çapındaki şirketler de reklam pastasını büyüterek UEFA’nın gelirlerini artıracak. Euro 2008’in ticari haklarını ciddi maddi getiriler sağlayacak şekilde satan UEFA, turnuva için 10 ana sponsor firma ile anlaştı. Adidas, Coca-Cola, Canon, Carlsberg, Castrol, Continental, Hyundai/Kia, JVC, Mc Donald’s ve Mastercard’ın ana sponsorluğunu üstlendiği turnuvada birçok firma da çeşitli katkılar sağlayacak.
Avrupa’da pazar 13.6 milyar Euro
Bununla birlikte Deloitte Spor Endüstrisi’nce hazırlanan Yıllık Futbol Finansmanı Araştırması yayınlandı. 2006-07 sezonu sonunda Avrupa futbol pazarının 1 milyar Euro artışla 13.6 milyar Euro’ya yükseldi. Bunun 7 milyar Euro’su Avrupa’nın en büyük 5 ligi olan İngiltere, Almanya, İspanya, İtalya ve Fransa liglerinin gelirleri toplamına ait bulunuyor.
1 milyar 250 milyon Euro nasıl harcanacak
Gelirin 600 milyon Euro’su şöyle değerlendiriliyor:
Stadyum kiraları
Güvenlik elemanları
Catring firmaları
Euro 2008 çalışanları
Hakem ücretleri
Takımların ödül paraları
650 milyon Euro’luk kısmı ise şöyle kullanılacak:
Üye federasyonlara yardımlar
Sosyal sorumluluk projeleri
UEFA eğitimleri ve giderleri
Çeşitli organizasyonlar
Kadın futbol ligi desteği
Futbolun gelişimi
Bilet talebi 18 kat artarak
8.7 milyonu buldu
İSVİÇRE ve Avusturya’da oynanacak maçların biletlerine bu yıl 8.7 milyon başvuru gerçekleşti ve 2004 yılındaki maçlara göre 18 kat daha fazla bilet talebi geldi. Milyonlarca kişinin bilet alımı için başvurduğu UEFA ise bu yıl 1 milyon 50 bin bilet satışı gerçekleştirdi. 30 ve 50 bin kişilik stadyumlarda oynanacak maçların biletleri de Avrupa’da karaborsaya düştü. Biletlerin yüzde 38’ü ülkelerin federasyonları aracılığıyla dağıtılırken, bilet gelirlerinin yüzde 33’lük kısmı halka açık satışlardan elde edildi. UEFA ayrıca kendi misafirleri ve Avrupa ülkelerinin önde gelen isimleri için de kontenjan ayırdı.
Euro 2004 gelirleri nasıl dağıtıldı
Düzenlenen turnuvaya 169 milyon Euro harcandı.
UEFA kurumsal operasyonlara 154 milyon Euro harcadı.
Takımlara 128 milyon Euro dağıttı.
HatTrick programı için 314 milyon Euro ayrıldı.
20 milyon Euro medya giderleri için kullanıldı.
16 takıma 184 milyon
Euro ödül dağıtılacak
16 Avrupa ülkesinin mücadele edeceği Euro 2008 boyunca takımlar kasalarını dolduracak. 2004 yılında Portekiz’de düzenlenen turnuvada toplam 128 milyon Euro ödül dağıtan UEFA, gelirlerin artmasıyla birlikte takımlara verilen ödül paralarını da yükseltecek. Gelirlerin 184 milyon Euro’su takımlara ödül parası olarak dağıtacak. İlk grup maçlarında 3 karşılaşmadan galip ayrılarak kupayı kazanan bir takım kasasına sadece topladığı puanlarla tam 23 milyon Euro koyacak.
30.05.2008 02:32 [1377201]
|
Dolar