şinasi yamak  
 
  mayıs 22 15.03.2025 10:35 (UTC)
   
 

100 Milyon Ton Gıda Maddesi Amaç Dışı Kullanılıyor

 

Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, Geçtiğimiz Yıl Dünyada 100 Milyon Ton Gıda Maddesinin Amaç Dışı Yakıt Üretmek İçin Kullanıldığını Bildirdi.

 

Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, geçtiğimiz yıl dünyada 100 milyon ton gıda maddesinin amaç dışı yakıt üretmek için kullanıldığını bildirdi. Gıda maddelerinin amaç dışı kullanımının engellenmesi konusunda uluslararası kuruluşlar ve ülkelere büyük görevler düştüğünü vurgulayan Eker, tarımsal üretimin de çevreyi koruyarak sürdürülebilir hale getirilmesi gerektiğini söyledi.

Dünyanın tarımsal üretim ve beslenmeyle ilgili endişelerinin arttığına dikkat çeken Bakan Eker, "Bir yandan gıda fiyatları artıyor. Öte yandan ithalatçı ülkelerin faturaları yükseliyor. Bu ülkelerde bir takım sorunlar ortaya çıkıyor" dedi.

 

Sorunun tarımsal üretimden kaynaklanmadığını dile getiren Eker, şöyle konuştu: "Aslında bu tarım sektörünün sorunu değil, tarımın dışındakilerin oluşturup tarım sektörüne mal ettikleri bir sorun. Dünyada yeteri kadar gıda maddesi üretiliyor. Sorun orada değil, sorun bu gıda maddelerinin yapay olarak ticaret politikaları yoluyla fiyatlarının yükseltilip bazı ülkelerin bunlara erişemeyecek hale getirilmesi, gıda maddesi olarak üretilen tarımsal hammaddelerin amaç dışı kullanılması, yani gıda maddelerinin yakıt olarak kullanılmasından kaynaklanıyor."

"Zayıflama için harcanan parayla 850 milyon aç insan doyar" diyen Eker, "Dünyada 850 milyon insan aç. 1,5 milyar insan da aşırı tokluktan dolayı sahip olduğu kiloyu nasıl vereceğini düşünüyor. Kilo vermek için para harcıyor. Enerji harcıyor. Zaman harcıyor. Onların zayıflamak için harcadığı para 850 milyon aç insanın karnını doyurmaya yeter." tespitinde bulundu.

Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, Antalya'da Batı Akdeniz Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü (BATEM) tarafından düzenlenen "Türkiye Örtü Altı Sebze ve Kesme Çiçek Yetiştiriciliğinde Metil Bromit Kullanımının Sonlandırılması Projesi" konulu çalıştaya katıldı. Eker, yaptığı konuşmada, Türkiye'nin metil bromiti hedeflenenden 7 yıl önce sonlandırdığını açıkladı. 1997 yılında Montreal'de Birleşmiş Milletler (BM) Ozon Paneli'nde metil bromitin tarım alanlarında kullanılmasıyla ilgili düzenlemeye gidildiğini hatırlatan Eker, bu toplantıda gelişmiş ülkelerin metil bromit kullanımını 2005 yılında sıfırlandırma karırının alındığını belirtti.

Eker, "Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu ülkelere bu madenin tarım alanlarında kullanılmasının için 2015 yılına kadar süre verildi. Avrupa ülkeleri 2005 yılında bunun kullanılmasının azaltılması yönündeki programa başladılar. Türkiye kendisine hedef olarak verilen 2015 yılına varmadan 2008'de metil bromit kullanımını sonlandırdı. Türkiye bu noktaya öngörülenden 7 sene önce geldi. Bu önemli bir başarıdır. Projenin içinde yer alan üreticileri, ihracatçıları tarım paydaşlarını kutluyorum" diye konuştu.

Projenin 45 bin hektar alanda, 12 bin katılımcıyla uygulandığını kaydeden Eker, şu anda metil bromitin sadece nakliye ve karantina da zorunlu olarak kullanıldığını vurguladı. Eker'in verdiği bilgilere göre, 2002 yılında 488 ton ithal edilen metil bromit 2007'de 36 tona geriledi.

Tarımsal üretimde verimin artırılması için bir takım kimyasalların kullanıldığını belirten Eker, "Metil Bromit, başta zararlı ve yabancı otlarla mücadele olmak üzere birçok hastalık ve haşereye karşı kullanılıyor. Bu uygulama üretimi tabi ki bir şeklide artırıyor. Hastalıklarla mücadelede başarılı kılıyor. Dikkat edilmediği sürece de tabiata zarar vererek dengesini bozuyor. Bıraktığı kalıntılarla insan sağlığına doğrudan zarar veriyor" diye konuştu.

Eker, iyi tarım uygulamaları çerçevesinde kimyasal maddelerin tarımsal üretimde az kullanılmasına yönelik çalışmaların yapıldığını aktararak uzmanların 'Bir molekül bromir, 100 bin molekül ozonu tahrip ediyor.' sözlerini hatırlattı. Ozon tabakasını delen maddelerden birinin metil bromir olduğunu kaydeden Tarım ve Köyişleri Bakanı, metil bromitin yerine solarizasyon yönteminin kullanılmaya başlandığını bildirdi.

TÜRKİYE İÇ SU BALIKÇILIĞINDA ÖNEMLİ POTANSİYELE SAHİP

Avrupa İç Su Balıkçılığı Danışma Kurulu toplantısına da katılan Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker, dünyada büyük bir çoğunluğu avcılıktan olmak üzere 150 milyon ton su ürünleri üretimi bulunduğunu söyledi. FAO'ya göre 2020 yılında su ürünleri üretimi 170 milyon tona ulaşacağının tahmin edildiğini aktaran Eker, "Buna paralel olarak tüketim de artıyor. Üretimdeki artışın yaklaşık yarısı avcılıktan karşılanıyor. Kültür balıkçılığının üretim içindeki payını arttırmamız lazım." dedi. İç sulardaki kültür balıkçığı potansiyelinin harekete geçirilmesi gerektiğini vurgulayan Bakar Eker, bunun ekolojik, ekonomik ve sosyolojik bir denge içerisinde yürütülmesini istedi.

Eker, Türkiye'deki iç su ürünleri potansiyeli hakkında bilgi verdi. 2006 yılı rakamlarına göre Türkiye'de 661 tonun üzerinde balık üretiminin olduğunu aktaran Eker, bunun yüzde 73'ünü deniz balıkçığı, yüzde 7'sini iç su avcılığı, yüzde 11'ini deniz balığı yetiştiriciliği, yüzde 9'unu da iç su balıkçılığı yetiştiriciliğinin oluşturduğunu kaydetti.

Türkiye'nin iç su balıkçığında önemli potansiyelinin olduğunu vurgulayan Tarım Bakanı, şöyle konuştu: "Ülkemizde 1180 civarında iç su balık çiftliği var. Bunlar toplam üretiminde yüzde 16 paya sahip. Türkiye'de son 5 yılda kültür balıkçılığının önemli gelişmeler kaydetti. Yetiştiricilikte yüzde 110, su ürünleri ihracatında yüzde 140 atış sağlandı. Türkiye, bu gün Avrupa çipura ve levrek pazarında yüzde 25'ine sahip. Dünyada yetiştiriciliği en hızlı artan 3. ülke konumunda. Bunda gerek destekleme politikası gerek su ürünlerin stratejik planlaması önemli katkı sağlamıştır." (Cihan Haber Ajansı) 21.05

 

Euro Hızla Yükseliyor

 

Avrupa Ortak Para Birimi Euro, Almanya'da Açıklanan Verilerin Ardından Hızlı Bir Şekilde Yükselişe Geçti.

 

Avrupa ortak para birimi euro, Almanya'da açıklanan verilerin ardından hızlı bir şekilde yükselişe geçti.

Dolar karşısında son üç haftanın zirvesine tırmanan euro, içeride YTL önünde de sert bir şekilde yükseldi.

Almanya'da bugün açıklanan iş güveni verisinin beklenmedik bir şekilde artış göstermesi, Avrupa para birimi Euro'ya yaradı. Euro/dolar paritesi son üç haftanın zirvesine çıkarken, 1.5737'ye kadar tırmandı. Euro dolar karşısında yüzde 0.5 değer kazandı, haftalık artışı ise yüzde 1'e ulaştı. Euro/dolar paritesi dünkü kapanışta 1.5646 seviyesindeydi.

 

Almanya'da açıklanan verilerin ekonominin kendini çabuk toparladığını gösterdiğini belirten uzmanlar, böylece euronun da hızla toparlanarak yükselişe geçtiğini anlattılar.

Tokyo-Mitsubishi Araştırma Müdürü Derek Halpenny, euronun yeniden değer kazanma sürecine gireceğini ve yeni rekorlara uzanabileceğini söyledi.

Öte yandan euro Japon Yeni ve İngiliz Sterlini karşısında da değer kazandı. Euro/sterlin paritesi 79.49'dan 80.03'e, euro/yen paritesi de 162.22'den 162.79'a çıktı.

İÇERİDE DE YÜKSELİYOR

Euro içeride de hızlı bir şekilde yükseliyor. Dün uluslararası piyasalar kaynaklı endişeler, yüksek ABD enflasyonu ve Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz'ın istifa ettiği söylentileriyle hareketlenen kurlar, bugün de yükselişe devam ediyor. Euro güne 1.9365 seviyesinden başlamasının ardından gün ortasında  1.9520'ye kadar tırmandı. Böylece euronun YTL karşısındaki yükselişi yüzde 0.77'ye ulaştı.

Dolarda ise yine yükseliş yönünde ama daha zayıf bir hareket göze çarpıyor. Yüksek faiz yükünün baskısı altındaki dolar kuru öğle saatleri itibariyle düne göre yüzde 0.2 artışla 1.2410 YTL'den el değiştiriyor. 21.05.2008 13:32 [1363346]

İkinci el otomobilde LPG'liler talep görüyor  

Konya (AA)- Son aylarda akaryakıt fiyatlarının artmasından sonra benzinli otomobilin 50 litrelik deposunun 175, dizel aracın ise yaklaşık 160 YTL'ye dolması, LPG'li araçlara olan talebi artırdı.


Dünya petrol fiyatlarındaki yükselişe bağlı olarak
benzin ve motorine gelen zamlar, otomobile binmenin maliyetini artırdı. Zamlarla birlikte benzinli bir otomobilin 50 litrelik deposu 175, dizel aracınki ise 160 YTL'ye doluyor. LPG'li bir otomobilin aynı hacimli deposu ise yaklaşık 90 YTL'ye doluyor. Kilometre hesabına bakıldığında
ise LPG'li araçlar benzinlilere oranla yarı yarıya tasarruf sağlıyor.


Bu yüzden son haftalarda
otomobil almak isteyenlerin tercihi LPG'li araçlardan yana oluyor. Konya Oto Galericiler Sitesi'nde galerisi bulunan Yaşar Ercan, son aylarda sektörde alım-satımın çok yavaşladığını özellikle benzin ve motorin fiyatlarının ciddi oranda artması nedeniyle galericiler sitesine gelen alıcıların genellikle LPG'li araç sorduğunu söyledi.


LPG'li araçların diğerlerine göre bin YTL daha pahalı olduğunu ancak bunun fazla önemsenmediğini belirten Yaşar, şunları kaydetti: ''Bir kişi benzinli otomobil aldığında LPG dönüşümü için 1700-1800 YTL arasında harcama yapması gerekiyor. Bu durumda kişi, bin YTL fazla ödemeyi göze alıyor. Sitede, LPG'li lüks araçları bile bulmak mümkün. Benzinli ve LPG'li aynı marka ve model aracı yan yana sergileyin. Satılacaksa ilk olarak LPG'li araç gidiyor. Benzinli otomobil alıp litresine 3,5 YTL vermek ağır geliyor. Ben dizel araç kullanıyorum. Satmak istiyorum ama satamıyorum. Alıcısı yok.''

 

Ercan, 1 yıl öncesine kadar dizel ile benzinli otomobiller arasında 5 bin YTL'ye varan farklar olduğunu ancak şimdi bu farkın kalmadığını söyledi. Özellikle motorin fiyatlarının benzini yakalaması nedeniyle dizel araçların cazibesinin yitirdiğini ifade eden Ercan, ''Dizel araçlar LPG'ye de dönüştürülemiyor. Bu yüzden dizel-benzinli arasında tercih benzinliden yana olmaya başladı. Benzinli aracı alan kişi LPG dönüşümü yaptırıp daha tasarruflu kullanabiliyor, Şimdi dizel araçların yüzüne
bile bakan yok'' dedi.

 

Başka bir galerici Ercan Dağ ise kriz söylentileri, faizlerin yükselmesi ve dolardaki hareketlilik nedeniyle, ikinci el otomobil sektöründe ''yaprak kıpırdamadığını'' söyledi.
Böyle bir ortamda LPG'li araçların alıcı bulduğunu, dizel ve benzinli araçların ise satıcısının çok olduğunu belirten Dağ, ''
Yeni araç alanlar bile benzinli alıyor hemen gidip LPG dönüşümü yaptırıyor. Özellikle kent içindeki kullanıcılar için benzinli ya da dizel araçlar çok pahalıya geliyor'' diye konuştu.


Konya'da LPG'li bazı araçların model ve kalitesine göre fiyatları şöyle:

 

OTOMOBİL FİYAT (YTL)
------------------ --------------
Opel Vectra (2003) 24-25 Bin
Renault Megane (2004) 19-22 Bin
VW Passat 1.8 (1998) 17-20 Bin
Toyota Corolla GLİ (1997) 14-16 Bin
Renault Clio (2004) 12-16 Bin
Fiat Palio Weekend (2003) 12-15 Bin
Hyundai Accent (2001) 11-13 Bin
Opel Vectra (1996) 10-11 Bin
Doğan SLX (1998) 8-10 Bin
Şahin (1999) 8-9 Bin
Fiat Uno 1.4 (1999) 8-9 Bin
Renault Brodway (1993-1994) 5-7,

 

Petrol, 132 doları aştı  

New York (AA)- Ham petrol fiyatları yeni bir rekor yükseliş gösterdi. ABD ham petrolünün, Temmuz ayı varil teslim fiyatı, 132,08 dolar düzeyine yükseldi. Bugün 130 dolar düzeylerinde seyreden petrolün rekor yükselişinde, ABD'deki ham petrol stoklarının 5 milyon varilden fazla azaldığına dair haberler etkili oldu.

 

Piyasalarda 'yargı'sal gerginlik

 

Yargıtay'dan hükümete yönelik gelen sert eleştiriler zaten diken üzerinde olan piyasalarda iplerin iyice gerilmesine neden oldu.

Siyasi gerginlik nedeniyle zaten diken üzerinde olan piyasalar, Yargıtay'ın açıklamaları ile ikinci seansta olumsuz bir görüntü sergiliyor.

Borsa düşüşe geçerken kurlar ve faiz yükseliyor.

İlk seansı 41 bin 405 puandan tamamlayan borsa, ikinci seansın açılışından itibaren gelen satışlarla saat 15:05 itibari ile en düşük 40678 puana kadar indi.

Döviz tarafında da yükseliş dikkat çekiyor. Dolar dünkü yükselişin ardından bugün yaşanan gerginlikle yoluna devam ederken, serbest piyasada 1.2470 YTL'ye kadar yükseldi.

Euroda ise çok daha hızlı bir hareket izleniyor. Euro/dolar paritesinin Almanya'da açıklanan olumlu verilerle son üç haftanın zirvesine çıkması, içeride de etkili oluyor. Euro 1.9620 YTL'ye kadar tırmandı.

Faiz tarafında da yükseliş etkili oluyor. Gösterge tahvilin bileşik faizi Yargıtay'ın açıklamaları ile yüzde 19.55'ten yüzde 19.65'e tırmandı.

Piyasadaki hareketi değerlendiren Turkish Yatırım Finansal Strateji Müdürü Gökhan Uskuay, Anayasa Mahkemesi'nin kararı yaklaştıkça gündemin dışarıdan çok içeriye odaklandığını belirtti.

Uskuay, "Anayasa Mahkemesi kararı gelinceye kadar tüm haberler ve spekülasyonlarla bu süreç böyle gidecek. Özellikle basın üzerinden yapılan tartışmalar piyasa üzerindeki etkisi artıracak" dedi.

Uskuay, dışarıda da piyasalar üzerinde en etkili olan unsurun petrol fiyatlarındaki 'akıl almaz yükseliş' olduğunu söyledi.

Dolar

1,2430

Euro

1,9550

Altın

37,1026

IMKB

41.011

 

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Bugün 22 ziyaretçi (39 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol